Kitap Tanıtımı |
Kendi etine gömülürken topraklar,
Kızıla bürünmüş kara tarihe alkış tutar, bu ahmaklar.
Sözün bittiği yerde konuşup hiç susmayanlar,
İstediğiniz topraksa, alın alabildiğiniz kadar
Umutlar dağılırken ağlayan dağların ardından,
Damla damla hesap sorulacak akan kanlardan.
Damarımı zorlayanlar, ne istediniz ulan bu canlardan,
İstediğiniz topraksa alın, alabildiğiniz kadar
Dağdan dağa kaçanlar, erkeklik türküsü söylüyorlarmış,
Kundakta kurşunladıkları bebelerden vatan istiyorlarmış.
Hükm-ü veladet sancılarından kıvrım kıvrım kıvranıyorlarmış,
İstediğiniz topraksa alın, alabildiğiniz kadar
Şeb-i Yeldalara kuşanıp gerilla kahpeliği yapanlar,
Sahte kurşunlarıyla Mehmetlere kıydıklarını sananlar,
Rayiha cesetlerinin üzerinde hayvanlık tasarlayanlar,
İstediğiniz topraksa alın, alabildiğiniz kadar
Çirkin suratlı kravatlılardan çıkan sesler kemiriyor bedeni,
Hain kelimeler gelince bir araya deli oluyorum deli.
Sevda coğrafyamda patlayan bombalar kudurtuyor beni,
İstediğiniz topraksa alın, alabildiğiniz kadar
Ama kabul etmez ki şüheda fışkıran topraklar, sizi fırlatıp atar!
Şimdi gelin ve alın işte gelebildiğiniz ve alabildiğiniz kadar |