Kitap Tanıtımı |
Dakika geçmiyor ki, ağaca yeni kargalar doluşmasın. Kargalar aralarında hararetle bir şeyleri tartışıp duruyorlar sanki. Kalabalık giderek artıyor, ağacın dalları artık kargaları alamayacak duruma geliyordu. Meraklı gözlerle kargaları seyretmekten kendini alamıyordum. Kargaların bazıları gidiyor, bir süre sonra yeni kargaları da peşlerine takmış olarak geri geliyorlardı. Kargaların yüzleri birbirlerinden farklıydı. Gidenlerin yeniden geldiklerini anlayabiliyordum. En sonunda en yaşlıları olduğu belli olan bir karga daha göklerde süzülerek odamın karşısındaki söğüt ağacına geldi. Ona yer açtılar. Ağacın en yüksek dallarından birisine kuruldu ihtiyar karga. Tüm kargalar susmuştu, dikkatle onu dinliyorlardı. Pencerem kapalı olduğundan hiçbir şey duyamıyordum. |