Kitap Tanıtımı |
Batum, Tiflis, Gül Devrimi, Osetya Savaşı gibi pek çok kelimeyi duyarız... Ama Gürcistanı tanımayız. Gürcü kökenli vatandaşlarımızla bir arada yaşarız, öyle ki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın bile Gürcü kökenli olduğu söylentisini duyarız... Ama Gürcüleri tanımayız. Azerbaycan, Ermenistan ve Rusyayla ilgilenir ama bu üç ülkenin arasındaki kritik konumuna rağmen Gürcistanı tanımayız. Çocuklarımıza anlattığımız masallarda Kaf Dağından bahsederiz ama Kaf Dağı efsanesini doğuran Kafkas Dağlarının eteğindeki komşumuz Gürcistanı tanımayız. Asyadaki en eski insan fosilinin bulunduğu yer olduğu düşünülürse Gürcistanın geçmişi henüz gizemini korumaktadır. Ancak bilinen geçmişi yüzlerce yıllıktır bu ülkenin, bu sebeple köklü bir medeniyet ve kültür yaşar bu topraklarda. Yazar, bizim tarihimiz açısından önemli olan komşumuz Gürcistanda geçirdiği yılların tecrübesiyle kaleme aldığı bu eserinde, akademik yeteneklerini de kullanarak çarpıcı tespitler yapıyor. Farklı zaman dilimlerinde Osmanlı toprağıda olan Gürcistanın coğrafyasını, tarihini ve mimarisini ele alan yazar, aynı zamanda Gürcü insanının geleneklerini, değerlerini ve yaşayışını da anlatıyor. Bir akademisyenin kaleminden, sürükleyici ve edebî bir dille yazılan bu kitap sayesinde, yanı başımızdaki yüzlerce yıllık komşumuzu tanıyoruz. |