Kitap Tanıtımı |
Bir zamanlar siyasetin ve eleştirel düşüncenin en önemli kavramı olan "devrim" artık hükmünü yitirmiş gibi görünüyor. Radikal değişimi tahayyül bile edemeyen "tek boyutlu" bir toplum bizimkisi. Halbuki toplumsal yaşamın gerçek anlamda eleştiri ve değişimin nesnesi olabilmesi için insanlar farklı bir toplum imkânı hayal edebilmelidir. En basit anlamıyla özgürlük, var olan ile mümkün olan arasındaki bağla deneyler yapmak değil midir?
Diğer taraftan, paradoksal bir biçimde, bugün herkes düzenli olarak radikal değişim buyruğuna tabi. Radikal dönüşümlere uyum sağlamak, yaşam stratejilerini piyasanın esnek taleplerine göre ayarlamak gerektiği fikrini kanıksamış durumdayız. Bu bakımdan, radikal değişim veya devrim fikri istisnai koşullara atıfta bulunmuyor artık, normalleşip gündelik yaşamın bir parçası haline gelmiş durumda. Devrimin böylesine sıradanlaştırılmasına olanak sağlayan yasağı, bugünün hâkim ideolojisinin tek ve en önemli buyruğunu Badiou şu iki kelimeyle özetliyor: Fikirsiz yaşa! Bülent Dikenin kitabı ise birbiriyle ilişkili üç fikre, isyan, devrim ve eleştiriye inancı devam ettirmeye yönelik bir deneme. Kafeinsiz gerçeklik çağında bu fikirlerin ne anlama gelebileceğini soruyor. |