Kitap Tanıtımı |
İstasyon şefinin bisikletinin gevşeyen çamurluğundan çıkan ses, günün başlangıcı demekti İstasyon Meydanı için. Bu sesi bekliyor gibi canlanıverdi meydan. Pencereler açıldı, ayak sesleri duyuldu, aynı anda açılan musluklardan akan sular coşan bir nehir gibi gürledi. Öksürenlerin sesi şarkı söyleyenlerinkine karıştı. Yatağını toplarken yastığını kabartanların pat pat, pantolonunun fermuarını çekenlerin zıııııt, karyolasından hızla kalkanların belinden gelen çıııt sesleri, bardağın içini dolaşan çay kaşığı tıngırtısı tarafından bastırıldı. Balerin Nacinin pantolon askılarının göğsünde şaklamasıyla sona erdi bu zincir.
İstasyon Meydanının insanlarını, Film Mehmeti, pastanenin Nevin Hanımını, mobiletli Bebek Amcayı, kadınları, erkekleri ve çocukları mutlu eden lunaparktır, İstasyon Sinemasıdır ve bir de orkestradır. Günün birinde bunlardan biri eksilirse meydanda neler olur?
Burcu Aktaş, okurlarına küçük bir dünyanın kapılarını aralarken alıştığımız ve benimsediğimiz şeylerin hayatımızdan eksilmesiyle neler yaşadığımızı etkileyici karakterlerle anlatıyor. Küçük-büyük bütün çocuklara. |