Kitap Tanıtımı |
Birçok farklı dilin konuşulduğu, aynı tiyatro temsilinin farklı dillerde sahnelendiği Pera´dan, kentin para ve ticaret nabzının attığı Galata´ya, 1908´den sonra Cote d´ Azur stili bir kumarhane kurulması planlanan Ayestafanos´tan o sırada Boğaziçi´nde küçük bir köy olan, ama yine de kamu parkıyla farklı bir yere sahip olan Bebek´e, çeşitli milletlerin bir arada yaşadığı büyük, karma bir köy olan Ortaköy´den kaplıcalarıyla Yalova´ya, kayık gezintileri ve flörtleriyle Göksu´ya İstanbul´un çeşitli semtleri...
Bekçisinden tulumbacısına, hamalından muhtarına, alafranga gece eğlenceleri düzenleyen Peralı zengin sarraftan, alaturka kıyafetinden vazgeçmek istemeyen mütevazı Levantene, falcı Kokona Elenko´dan Abdülhamid´in muskacısı Ebulhüda´ya kadar, çeşit çeşit İstanbul tiplemesi...
İstanbul´un eşsiz panoramasının 19. yüzyıl sonundaki hali, Yalova, Adalar, banliyöler, Boğaziçi´nden manzaralar, kentin iklimi, ışığı ve kelimelerle tarifi zor sümbüli havası...
Farklı milletlerin, Rumların, Ermenilerin, Yahudilerin yaşamları, inançları, bayramları, karnavalları, umutları, korkuları...
Bertrand Bareilles´in hem yaşanmış olayların canlılığını, anekdotların sevimli sürükleyiciliğini, hem de kent panoramasını betimlemekteki ustalığı iç içe geçiren anlatımı bizi 19. yüzyıl sonu 20. yüzyıl başı İstanbul´unda bir geziye çıkarıyor. |