Kitap Tanıtımı |
İspanya toprakları, miladi 711'de Târık bin Ziyad'ın kumandasındaki Müslüman kuvvetler tarafından fethinden 1492'de son Gırnata Emîrliği'nin yıkılışına kadar 781 yıl bütünüyle veya bölgesel olarak Müslümanların yönetiminde kalmıştır. Bu süre zarfında tedricen İspanya nüfusunun yarısından fazlası İslâm ile şereflenmişti.
Peki, 1492 sonrası bu Endülüs ya da İspanya Müslümanlarına ne oldu? Reconquista hareketi ile ülkeyi ele geçiren İspanya Krallığı neler yaptı da bunca Müslüman nüfus âdeta buharlaştı?
Engizisyon tarihiyle ilgili araştırmalarıyla tanınan Amerikalı tarihçi Henry Charles Lea, İspanya Engizisyon kayıtlarından olup bitenlerin fotoğrafını çıkarıyor: Katliam, soykırım, zorla vaftiz, ardından hayatın her alanına müdahale ve son olarak hazin bir sürgün serüveni. İspanyanın bu çalışkan, mesleğinde mâhir ve üretken Müslüman halkı, ülkede Katolik inancı dışında hiç bir dine hayat hakkı tanımayan Krallık ve Papalığın müşterek karar ve uygulamalarıyla tarihte bir başka örneği gösterilemeyecek bağnazlığın kurbanı olmuşlardır.
Önce din adamları üzerinde baskı kuruldu, ardından kitapları toplatılıp yakıldı. İkna çabaları yetersiz kalınca tertiplerle erkekleri katledildi, kadınları köleleştirildi, çocukları Hıristiyan ailelere dağıtıldı. Diğer bölgelerdekiler zorla ve topluca vaftiz edildi, idarî görevde bulunanların işine son verildi. Etrafı duvarlarla çevrili mahallelerde yaşamaya zorlandılar. Evlilikleri gayrimeşrû ilân edildi, isimleri değiştirildi. Domuz eti yemeye, içki içmeye zorlandılar. Yüzyıllardır giydikleri kıyafetleri yasaklandı. Arapça konuşmaları ve yazmaları yasaklandı. Camiler kiliseye çevrildi, hamamları yıkıldı, evlerinde dahi yıkanmaları istenmiyordu. Silâh taşımaları yasaklandı. Ödemek zorunda oldukları ve her geçen gün artırılan vergilere yeni yeni kalemler eklendi. Hayat alanları iyice daraltıldı. Bunlarla da yetinmediler. Sonunda Eski Hıristiyanlar dışındaki bütün unsurların İspanya'yı en kısa sürede terketmesi istendi ve gereği zorla yapıldı. Bütün nüfusun dörtte üçüne yakın bir kısmı sürüldü. Kimi yollarda, kimi gittikleri yerlerde helâk oldu, çok az bir kısmı bugünkü Fas ve Cezayir üzerinden Afrika'ya ve Fransa üzerinden Avrupa'ya dağıldılar. |