Kitap Tanıtımı |
Bu kitap, İslâm yargılama hukukunun temel ilkelerini ve bu ilkelerin ahlak ile ilişkisini konu edinmektedir. Bilindiği gibi İslâm'ın sosyal hayattaki en temel amaçlarından birisi de adâleti gerçekleştirmektir. İslâm, adaletin ikamesini kamu düzenini tesis ve temin etmenin en temel koşulu olarak görmektedir. Haklı ve haksızın bilinmesini amaçlayan yargılama işlevi ise, aynı zamanda her hak sahibine hakkının verilmesini sağlamaya vesile olması hasebiyle adâletin tesisinde çok önemli bir fonksiyona sahiptir. Bu itibarla, yargılamada nesnel kriterlerin esas alınması ve bu kriterlere referans teşkil eden temel ilkelerinin belirlenmesi gerekir. Zira yargılama sürecinde birey ile birey, birey ile toplum arasında hak çatışmasının vukuu söz konusudur. Bu yüzden yargılamada hukuk-ahlak ilişkisi son derece önem kazanmaktadır.
Modern zamanlarda ise hukukta ahlaka dönüş eğiliminin gözle görülür bir şekilde güçlendiğine tanık olunmakta ve bu eğilim daha ziyade uluslararası hukuk zemininde adâlet talep etmenin en temel insan haklarından biri olduğu teziyle paralellik arz etmektedir. Son dönemdeki yeni düzenlemelerin daha ziyade yargılama hukuku alanında gerçekleştirilmiş olması da hukukta ahlaka dönüş olgusunu teyit etmektedir.
Kendi alanında bir boşluğu doldurmak maksadıyla hazırlanan bu kitap, başta hâkim olmak üzere davâcı, davâlı, tanıklar ve vekiller dahil bütün sujelerin yargılama sürecinde uymak zorunda oldukları ahlaki kuralları ve bu kuralların vahiy kaynaklı dayanaklarını ele alıp incelemektedir. |