Kitap Tanıtımı |
Geleneksel halk söyleminin, söz sanatındaki derin ironiyle buluşmasını deneyen, modern toplumun; yalnızlık, yabancılaşma, mülkiyet düşkünü, bencillik ve çıkarcı hallerini sorgulayan şiirleriyle, sıcacık bir dokunuş olmayı deniyor Dedocan
Neyzenle, devamlılığa inat, okuldan kaçan arsız ve çalışkan çocuklara selam verirken, ben artık aşık olmak değil, yaşamak istiyorum diyerek; Nâzım Hikmet duyarlılığına dokunarak, Can Yücelle devrim ve itiraz bahçelerindeki üzüm salkımlarına uzanıyor, yüreğinin kırık merdivenlerine aldırmadan Şarap için Can Yücelin, Aşk olsun sana çocuk şiirini unutmadan
Düşlerimizi, gülüşlerimizi ve geleceğimizi asmak için sırada bekleyen bütün zalimlerin ipine karşı itiraz olarak; aşktan, barıştan, haktan, paylaşmaktan ve sınırsızlıktan beslenen şi-irlerine ve Dedocan kardeşime hoşgeldin diyorum. Paul Eluardın dediği gibi, şiir boşuna yazılmış olmayacak Buna yürekten inanıyoruz |