Kitap Tanıtımı |
Bilgisayarlar icat edildiğinde insanlığın geleceğinin tamamen bu makinelerin elinde olacağı anlaşılamamıştı belki. Fakat bugün web 3.0 gibi internet uygulamalarının ve robot teknolojilerinin bize kaçınılmaz olarak düşündürdüğü şey geleceğimizin makinelerin vereceği kararlara bağlı olduğudur.
Özellikle robotların ve internet tabanlı iş otomasyon sistemlerinin hayatımıza girmesiyle günümüz insan emeğine dayalı ekonomik, sosyal ve politik sistemlerimiz kökten değişmeye başlayacaktır. Toplum kesimleri arasında teknolojinin nimetlerinden faydalanma oranındaki farklılıktan kaynaklanan dijital bölünmenin oluşturacağı tehlike, insan işgücüne ihtiyacın giderek azalması sonucunda meydana gelecek işsizlik tehlikesi ile birleşince zaman içerisinde makine karşıtı siyasal akımların ortaya çıkmasına sebep olacaktır.
Günümüzde yaşanan kriz ve çeşitli ülkelerdeki toplumsal olaylar makinelerin bize sağladığı verimlilik artışının aynı zamanda işsizlik anlamına geldiğini iyice hatırlatmıştır.
Web 2.0 ile birlikte statik yayıncılıktan katılım mimarisine geçildi ve web kollektif bir beyne dönüştü. Web 3.0 ise interneti insanların beyinleri ve makinelerin devrelerinden oluşan kollektif bir beyne dönüştürecektir. Günümüzde bilgisayarların insan beyin dalgalarını yorumlaması ve insan beyni ile bilgisayarlar arasında direk bağlantı kurulması yönünde çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar bilgisayarların ileride sezgisel güce sahip olacağına dair işaret olarak görülmelidir.
Gelişmeler bu hızla sürerse makineler insanlardan daha zeki olacaktır. Bu durum insanlığın geleceğinin makinelerin merhametine kaldığını ileri süren makine düşmanı ( Luddite ) akımları tetikleyecektir. Mevcut ekonomik sistemleri kullanmaya devam edersek büyük kitlesel sosyal hareketlere hazır olmamız gerekmektedir. Ya da işsizliğinde bir iş olarak kabul edildiği ve insan nüfus artışının kontrol altında tutulduğu makineler çağı ekonomik sistemlerini oluştururuz. . .
Günümüzde özellikle iş hayatında giderek ivme kazanan büyük bir değişimden geçiyoruz. Daha önce benzeri görülmemiş ölçüde etkin ve verimli iş sistemlerini geliştiriyoruz. Fakat bu durum hızlanan nüfus artışıyla birlikte iş bulmamız gereken milyonlarca genç için ciddi bir handikap teşkil etmektedir. Çünkü önemli problem şudur ki makinelerin bize sağladığı verimlilik aynı zamanda işsizlik anlamına gelmektedir. 1990 lı yıllarda başlayan ve iş hayatında önemli değişimlere sebep olan internet devrimi adını verdiğimiz sürecin günümüzde ekonomik ve hatta siyasal aşamaya geldiğine dair işaretler bulunmaktadır. Bu kitap gelecekte makinelerle birlikte yaşayacağımız dünyaya ait konuları düşündürmeyi amaçlamaktadır. |