İnsancıklar
ISBN 3000789100659
Yayınevi Sosyal Yayınlar
Yazarlar Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (author) | Vedat Gültek (translator)
Kitap Tanıtımı ´Bir sabah- yazdı- Dostoyevski beni evine çağırdı. İçeri girdiğimde onu aynı zamanda yatak görevini de gören divanın üzerinde otururken buldum. Önündeki minik masasında, büyük yapraklı ve ufacık yazılı oldukça hacimli bir defter duruyordu.´ ´Lütfen otur şuraya, Grigoroviç. El yazmalarımı daha yeni temize geçirdim, ve şimdi sana onları okumak istiyorum. Otur şuraya ve okurken bölme beni.´ Bana okuduğu şey, çok geçmeden İnsancıklar adıyla yayınlanacaktı. Daha ilk sayfalarından bunun benim kendi yazdıklarımdan ne denli daha iyi olduğunu anladım ve bu kanı okuma sürdükçe pekişti. Kendimden geçmiş bir şekilde defalarca boynuna atılmak istiyordum; beni engelleyen tek şey onun duygu patlamalarına karşı gösterdiği isteksizlikti. Yine de yerimde oturmama olanak yoktu ve defalarca hevesli bağrışlarla okumasını bölüyordum.´ Grigoroviç okuma biter bitmez İnsancıklar´ın el yazmalarını şair Nikolay Nekrasov´a götürdü. İki yazar, yapıtı bir kez daha okuduktan sonra, genç Dostoyevski´ye bir ´başyapıt´ yazdığını bildirmek için hiç zaman kaybetmeden gecenin saat dördünde gerisin geri yazarına evine döndüler. Ertesi gün Nekrosov, İnsancılar´ı zamanın ünlü eleştirmeni Belinsky´ye götürdü. ´Yeni bir Gogol doğdu.!´ diye haykırdı, eleştirmenin karşısında. ´Size göre Gogol´lar mantar gibi bitiyor zaten!´ dedi Belinsky bu sözlere gülerek. Yine de el yazmalarını alıp okumaya razı oldu. Okuması bitince Nekrasov´a baktı, ´Çabuk onu buraya getirin!´ dedi. ´Siz ne yapmış olduğunuzun farkında mısınız?´ diye sordu karşısındaki genç, olup bitenden şaşkına dönmüş yazara. Yanıt alamayınca sürdürdü: ´Dosdoğru duygularınızdan yazdınız, bir sanatçı olarak. ama yapıtınızın hangi korkunç gerçeğe dikkatimizi çektiğinin farkında mısınız? Yok hayır, yirmi yaşınızla böyle bir şeyin farkında olamazsınız. Bu gerçek bir sanatçı olduğunuz için önünüze çıkmış olan bir şey; bir armağan. Bu armağanı iyi kollayın, kutsal birşeymişcesine o zaman işte, büyük bir yazar olursunuz!´