Kitap Tanıtımı |
Şimdi geldikleri yolun ters yanına doğru gidiyorlardı. Çamaşır asılı avlunun önünden bir kere daha geçtiler. Gömlek şimdi yalnız bir kolundan asılı duruyordu. Şiddetli bir gürültü çıkarmakta olan ağaç yığınını buldular; orada.
Rüzgar daha şiddetli esiyordu. Yol karlar altında kaybolmuştu. Efendi ister istemez gözlerim kırpıyor, etraftakileri seçebilmek için sağa sola eğiliyordu.
Böylece on dakika kadar ilerlemişlerdi ki, önlerinde birden rüzgarların yığdığı kar yığınları arasında ilerleyen kara bir küme gördüler.
Toru onlara yetişti ve ayağını öndeki kızağın kasasına vurdu. Kızakta olanlar haykırdılar:
"Yaklaşın ve öne geçin!..." |