Kitap Tanıtımı |
İnşaat sektörü, ülkemiz ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olagelmiş, global bir hale gelen dünyamızda uluslararası alanda hızla büyüyen ve dünyanın sayılı firmaları arasına giren inşaat taahhüt firmalarımızın sayısının çoğalmasının önünü açmıştır. Günümüzde inşaat sektörümüz, yurtdışında yıllık yaklaşık yirmi beş milyar Dolar düzeyinde iş üstlenmekte olan ve her yıl açıklanan -Dünyanın En Büyük 225 İnşaat Firması- arasına her zaman 20-25 arası bir sayıdaki Türk müteahhidini sokmayı başaran önemli bir sektör haline gelmiştir.
Böyle büyük bir sektörde yapılan işlerden doğabilecek uyuşmazlıklar ve bunların sonucunda karşılaşılan maddi zararlar da aynı şekilde büyük olabilmektedir. İnşaat firmalarımızın iş üstlendikleri bazı ülkelerde -İnşaat Mevzuatı- yeterince gelişmediği için, akdedilen inşaat sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıkların çözümü çoğu kez ilgili ülke hukukunun ilgili mevzuat düzenlemesi tam olarak belirlenemediğinden uzun zaman almakta, işler tamamlanamamakta veya zararına tamamlanmaktadır.
Yurtdışı müteahhitlik sektöründe genel olarak uluslararası inşaat sözleşmelerinin yanı sıra FIDIC tip sözleşmeleri ve şartnameleri de kullanılmaktadır. Bu tip sözleşmelerde anlaşmazlıkların çözüm yolu olarak genellikle tahkim tercih edilmekle birlikte, alternatif çözüm yolları da bulunmaktadır. Bu konuların hukuk doktrinimizde yeterince incelenmemiş olması, yerli literatürde az sayıda makale ve kitap yayınlanmış olması ve ilgili yabancı literatürde ise konunun ülkemizin yurtdışı müteahhitlik sektörü bakımından ele alınmamış olması nedeniyle böyle bir çalışma yapılması gereği duyulmuştur.
Uluslararası inşaat sözleşmelerinden doğabilecek uyuşmazlıklar iki şekilde çözümlenmektedir. Bunlardan birincisi, henüz ihtilaflar ortaya çıkmadan önce, sözleşmenin müzakere ve tanzimi safhasında belirli kural ve usullere uymak suretiyle çözümüdür. İkinci ihtilaf çözme tekniği ise, uyuşmazlıklar somut olarak ortaya çıktıktan sonra belirli uzlaştırma veya yargı usullerinin kullanılması ile çözümüdür.
Bu açıklamalar çerçevesinde; yurtdışı müteahhitlik hizmetleri sektöründe yapılan sözleşmelerde anlaşmazlıkların ne şekilde çözüleceği konusunda firma yöneticilerinin bilgilendirilmesi ve bu konuda danışmanlık ve eğitim verilmesi önemli ihtiyaçlar arasındadır. Bir müteahhitlik firmamızın yurtdışında (Libyada) 1971 yılında ilk inşaat projesini üstlenmesiyle Türkiyenin yurtdışı müteahhitlik sektörü ile tanıştığını düşünürsek, o zamandan günümüze kadar geçen süre içerisinde kayda değer bir ilerleme kaydedilmiştir. Sektördeki bu ilerleme, hızlı, birinci sınıf işçilik içeren kaliteli işler yapılarak sağlanmıştır. Uluslararası alanda kaydedilmiş bu başarıların devamlılığı için, uyuşmazlıkların çözüm yollarının da neler olduğunun bilinmesi ve bu çözüm yöntemlerinin gerektiğinde etkin biçimde kullanılması önem arz etmektedir. |