Kitap Tanıtımı |
Karanlık bir gece... Ateşli bir fırtına... Parıltılı taşların ve sırların merkezinde yaşanan tutkulu bir aşk... İş dünyasında otoriter kişiliğiyle tanınan menderes vardar, emrivakilerden haz etmez ve şüpheci yanını göstermekten çekinmezdi. Gecesini huzursuzluğa sürükleyen kadına yaklaşımı, sessiz bir meydan okumadan ibaretti. Bakışları buluşup da onu koruma içgüdüsüyle dolup taştığı anda, hayatındaki en büyük sırla sınanacağına ihtimal dahi vermezdi. Özenle yarattığı kozasından çıkıp ülkesine dönmek zorunda kalan leyla artunç, kendinden başka kimseye güvenmezdi. Hiç tanımadığı bir adamın evine adım attığında, etrafını saran karanlığın, ruhuna sızmasına engel olmak için direndi. Sürüklendiği mahkûmiyet, şimdiye kadar inandıklarını sarsacak belki de tek sebepti. İkisinin de zayıf noktalarını hedef alan tehlikeli biri, tehditlerini acımasızca savururken kırıp dökmekte ve sınırları zorlamakta tereddüt etmeyecekti. Leyla, onu bakışlarıyla bile alevlerin içine hapseden adama karşı koyabilecek miydi? Menderes, gözleri geceyi andıran kadının korkularını ve güvensizliğini, teninden usulca söküp almayı başarabilecek miydi? Peki ya aşk, kalplerindeki ateşe boyun eğmelerini Sağlayabilecek miydi? (Tanıtım Bülteninden) ) |