Kitap Tanıtımı |
İkinci Dünya Savaşında kırık dökük bir gemiyle ülkemize gelebilen bir Yahudi aile, İstanbulda yaralarını sarmaya çalışırken, yıllar sonra bir gemi dolusu Anadolu insanı, özgür ve zengin olma hayalleriyle umut adasına doğru yol alıyordu.
Gemideki yoksul ve cahil insanlar arasında mütevazı bir profesör gibi ışık saçan Cemil; aşkına kavuşmak için çıktığı bu yolculukta, içine konuşma yasağı konmuş, sesi soluğu çıkmayan bir genç kızla tanışıp, onun kafasına koyacağı fikirlerle bütün dünyaya haykırması için boşuna mı çabalıyordu?
Yahudi aile ile Anadoludan bir ailenin Londrada kesişen yollarında açan çiçeklerin arasına düşen kurumuş otlar da bir gün yeşerebilecek miydi?
İkinci Dünya Savaşında bile harap olmayan ülkemizin 68de, 78de bir bir vurulan kuşları 80lerde, baskı ve korkuyla susturulan genç beyinlerin, güzel günler için yaralı kuşlar gibi mücadeleye kanat çırpışları 90larda sonu gelmeyen göçlerin ardında bıraktığı gözyaşları
Ya bugün? Mutluluk! Ve ölüm! İkisi arasında gidip gelen Lizet teyze; Zavallı Efendiler filmini görebilecek miydi?
GÜLSÜM ÖZ, Memur olarak göreve başlayan yazar, o dönemde Kadın Sığınma Evi, Sokak Çocuklarını Koruma Evi başta olmak üzere yaptığı projeler ve sosyal faaliyetlerle ses getirdi. Türkiyede ilk olan Ücretsiz Tam Gün Yaz Okulu projesiyle dar gelirli binlerce gencin yaz okullarıyla tanışmasını sağladı. Çevko işbirliği ile Katı atıkları değerlendirme projesini hazırlayarak, uyguladı. Gelişim Yayınları Büyük Larousseda düzeltmenlik de yapan yazar, emekli olduktan sonra Mahallenin Muhtarları, Çiçek taksi, Dullar Pansiyonu gibi televizyon dizilerinin yazar kadrosunda bulundu. Her şey Oğlum İçin filminin öyküsünü, Yengeç Oyunu isimli filmin de senaryosunu yazdı. Londrada, London-Cheshunt Colleagede lisan eğitimi aldığı yıllarda Avrupa Karizma dergisinde köşe yazarlığı yaptı. |