Kitap Tanıtımı |
İklimler değişiyor, şehirler, oteller, insan yüzleri değişiyor İsanın ense köküne saplanmış o ağrı geçmiyor. Arada bir azan, dindiğinde bile dipte, derinde hep sinsice işleyen, inatçı bir ağrı bu. Baharın saçlarını sevgiyle okşarken de orada (sevebilir mi ki İsa?), Serapın üstünde çaresizce debelenirken de (öldürebilir mi ki İsa?). Evet, bir şekilde varız, varlığız, sınırlanmış arzularımız var: Sonunda hep gevşeyen, pörsüyen, silinip giden yarı-arzular...Sıkıldın mı? Tamam, kestik. İşte bu iki cümle arasında uğuldayan bir film İklimler; önce güneyden kuzeye sert bir kaydırma, oradan doğuya, doğunun en ucuna aklına estiğince pan, bütün mümkünlerin kıyısından gerisin geri dönmeyi iyi biliyor İsa.Mayıs Sıkıntısında, Uzakta, Kasabada olageldiği üzere, İklimlerin senaryosunu da çekimden önceki haliyle yayınlıyoruz, İsaya musallat olan o illet ilk orada yankılanıyor çünkü. Kitapta ayrıca film üzerine yazılmış sayısız yazıdan alıntılar, yönetmen ve oyuncularla yapılmış söyleşiler, yapım sırasında tutulan günlükler de yer alıyor. Böylece bir külliyata dönüşüyor İklimler. |