Kitap Tanıtımı |
Bugün 86 yaşında olan Hikmet Sümer'in hayatını hatırladığı şekliyle kaleme aldığı bu kitap,
bir kaynak eser olma niteliği de taşıyor. Bir ucu Mersin ve yaylası Gözne'ye, diğer ucu İstanbul'un Bebek semtine dayanan "İki Cennet Arasında Anılar", Hikmet Sümer'in 1924-2010 yılları arasındaki anıları içeriyor.
Hikmet Sümer'in bu kitabı tarihimizde eksikliğini gördüğümüz bir yazı türüdür. Eski günlerde insanlar nasıl yaşarlardı, dedelerimizin dedeleri ne yerler, nasıl bir aile düzeni içinde yaşarlar, nasıl giyinir, nasıl eğlenirlerdi. Bunlar hiç de yeterli biçimde yazılmamıştır, çünkü büyüklerimiz anı yazmaya pek de meraklı değillermiş anlaşılan.
İpek Ongun
Hikmet Ablamın Gözne ve Mersin anıları, yılları gerisine alıp götürdü beni... Yeşillikler, gecenin soluk ışıkları ve dağ tepelerini okşayan rüzgâr. Sevgi dolu güzellikler kuşkusuz... Debbas'ın Çeşmesi'ni dinler gibi, içer gibi okudum anıları... Ben mi onları kucakladım, yoksa onlar mı yüreğime doldular?.. Ellerine, gönlüne sağlık Hikmet ablam, çocukluğumun vazgeçilmez güzellliklerini geri verdin bana...
Suna Tanaltay
Teyzem Hikmet Sümer'in hatıralarında iki boyut öne çıkıyor. Birinci boyut Mersin ve Gözne'de ev hayatı, özellikle yörenin yemek kültürünü içeriyor. İkinci boyut ise daha az işlenmekle birlikte, daha önemli olan sosyal boyut. Osmanlı'nın İstanbul'a göre Doğu'da olmakla birlikte, içinde barındırdığı Hıristiyan unsurlar dolayısıyla Batılı yerleşim merkezlerinden biri olan Mersin'in ne kadar kozmopolit bir nüfusa sahip olduğunu görüyoruz.
Ege Cansen |