Kitap Tanıtımı |
İhale suçları başta ekonomi olmak üzere toplumu doğrudan etkileyen pek çok unsurla ilgilidir. İhale suçları öncelikle ekonomi ile yakın bir ilişki içindedir; çünkü bu suçların İşlenmesi ile ortaya çıkan zarar doğrudan ülke ekonomisini etkilemektedir. Bir ülkede uygulanan ekonomik sistem ne olursa olsun, en büyük mal ve hizmet alıcısı kamu kesimidir.
Türkiyede, 2012 yılı dokuz aylık döneminde 11. 944 idare KSP ve EKAPı kullanarak 141. 731 adet İKN almış, bu İKNlerden 27. 423 adedini iptal etmiştir. 01. 01. 2012-30. 09. 2012 döneminde Kuruma sözleşme bilgisi gönderilen ve iş başlangıcı 2012 olan ihale sayısı 92. 343tür. Bunların 12. 766 adedi kısmi teklife açık ihalelerden oluşmaktadır. Bilgisi gelen sözleşme sayısı toplamı 131. 188 olurken, sözleşme bedeli toplamı 65. 320. 245. 000 TLdir. Belirtilen rakamlar EKAP/KSP üzerinden gerçekleştirilen istisna kapsamındaki ve kapsam dışındaki kamu alımlarını kapsarken, doğrudan temin yolu ile yapılan kamu alımları ve çerçeve kapsamındaki münferit alımları kapsamamaktadır. Çerçeve kapsamındaki münferit alımların toplam bedeli 270. 221. 000 TL olurken, doğrudan temin yolu ile yapılan kamu alımlarının toplam bedeli 8. 530. 247. 000 TLdir. İdareler tarafından bilgisi gönderilen 131. 188 adet sözleşme 41. 693 adet gerçek/tüzel kişi tarafından yüklenilmiştir. Böylece, yüklenici başına düşen ortalama sözleşme sayısı 3, 15 olarak bulunmuştur. 2012 yılı dokuz aylık döneminde alınan teyit sayısı 502. 559, kamu ihale bülteninde yayımlanan ihale ilan sayısı ise 75. 698 olarak belirlenmiştir. İlgili dönemde Kuruma yapılan itirazen şikâyet başvurularının sayısı 3. 605 olurken, şikâyetçi sayısı 2. 566 olmuştur. İlgili dönemde Kamu İhale Kurulu tarafından alınan uyuşmazlık karar sayısı 3. 795. dir. İstatistikî bilgilerden görüleceği üzere ihale uygulaması ekonomiyi ve hukuk sistemini derinden etkilemektedir.
İhale sistemi ne kadar iyi düzenlenirse düzenlensin haksız çıkar sağlamaya yönelik hareketler engellenemeyecektir. Bu nedenle her ülkenin ceza hukuku sisteminde kamu ihale sisteminin kötüye kullanılması ve haksız çıkar sağlamaya yönelik eylemler suç olarak düzenlenmektedir. Türkiyede hem 765 sayılı Türk Ceza Kanununda hem de 1 Haziran 2005 tarihinden beri yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda ihale sürecindeki haksız çıkar sağlamaya yönelik eylemler suç tipi olarak düzenlenmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun -Ekonomi, Sanayi ve Ticarete İlişkin Suçlar- başlıklı dokuzuncu bölümünde, 235. maddesinde -İhaleye fesat karıştırma- suçu, 236. maddesinde ise, -Edimin ifasına fesat karıştırma- suçu düzenlenmiştir. 5237 TCK-nin 235. maddesi 11/4/2013 tarihli ve 6459 sayılı İnsan Hakları Ve İfade Özgürlüğü Bağlamında Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile değiştirilmiştir. Bu çalışmada bu maddeler kapsamında belirtilen eylemler, ihale kavramları ışığında değerlendirilmeye çalışılmıştır. Aslında, ihale suçlarının analizini yapabilmek ve çözümleyebilmek için ihale kavramları ve ihale mevzuatı konusunda bilgi sahibi olmak gerekir.
Uygulamada, genellikle yargılama dosyaları ihale mevzuatından anlayan bilirkişiye gönderilerek rapor aldırılmakta ve rapor doğrultusunda karar verilmektedir. Adeta, hükmü bilirkişi kurmaktadır. Bu nedenle, yargılama makamının bilirkişi raporlarını denetleyebilmesi için ihale kavramlarını ve ihale mevzuatını bilmesi gerekir. Bu çalışmada, bu amaçla ihale kavramları, ihale yöntemleri, ihale süreci, sözleşme, sözleşme öncesi hak arama yolları ve sonrasında başvuru yolları, ihale sürecine ilişkin şikâyet ve dava yolları ayrıca inceleme konusu yapılmıştır. Bu inceleme sırasında çok sayıda Kamu İhale Kurulu, Danıştay ve Yargıtay kararına yer verilmiştir. Son bölümde, ihale suçları çok sayıda Yargıtay kararları ışığında açıklanmaya çalışılmıştır. |