Kitap Tanıtımı |
Medya, iktidar ve (söylem yoluyla ulaşılan) zihinler arasında bir köprüdür. Bu köprü, zihinlerini kontrol etme yönünde birincil öneme sahip, örtülü ve örtülü olduğu ölçüde de etkili bir denetim şekli üretir. Özellikle üst siyasal kimlik algısının topluma nüfuz ettiği ve diri tutulabildiği coğrafyalarda, medya eliyle güçlendirilen kimlikler, hakim ideolojileri üretmeye ve sürdürmeye muktedirdir. Bu coğrafyalarda, medyanın gücü, ifade özgürlüğü ve egemen ideolojiler arasındaki belirsiz çizgilerin pervasızca ihlaline sıkça tanık olunmaktadır. Arena metaforu, mücadele alanı şeklindeki alışılmış anlamının ötesinde, amansız bir karşılaşmanın yaşandığı, bir tarafın yaşam savaşı verdiği ve kazananın genellikle baştan belli olduğu bir alana gönderme yapar. Bu alanda, mücadele olarak adlandırılan karşılaşmanın formu önceden belirlenmiştir. İdeolojik Arena: Medyanın bölüm yazarları da, toplumsalı belirleyebilecek dinamik olarak medyanın, özneleri kendi alanına çekerek mücadelenin formunu ideolojiyle kurduğu kabulünden hareket ettiler. Sayısız farklı formda karşımıza çıkan medyanın, ideolojik dilin, kabullerin ve davranışların inşasındaki etkisini analiz ettiler ve yorumladılar. Medyayı, toplumsal alanları nasıl sürekli yeniden inşa ettiği bilgisiyle, daha bilinçli okumak ve okutmak için.. Burcu Kaya Erdem Özge Baydaş Sayılgan Öykü Gül Özlem Oğuzhan Cenk Demirkıran Monireha Nafeie Tuğçe Boran Hilal Ülker |