Kitap Tanıtımı |
Kaz Dağlarının gölgesinde, tarihin, efsanelerin tam ortasında kendi kaderleriyle yüzleşecek altı insan, derme çatma bir konakta, Merhamet Amcanın hikayeleriyle yoğrulan bir yolculuğa çıkıyorlar. Yavuz Sultan Selimin küpesinin peşinde olan genel yayın yönetmeni Behzat, ona bu yolculuğunda eşlik eden eski bir yol arkadaşının kızı olan Eylem, Mısıratlı Köyüne ölen kocasının anısıyla yüzleşmeye gelen Zeynep, gizemli bir İstanbullu olan Burak Bey ve hikayeye burada katılan Ayla ve Murat.
Örselenmiş yaşamların, aşk kırgınlıklarının, duyguların esiri oluşumuzun, içimizdeki kötülüğü açığa çıkaran saplantılı tutkularımızın hüküm sürdüğü bu hikaye, romanın paralel kurgusunda ilerleyen Yavuz Sultan Selim, solaklar ve Osmanlı Tarihine hayat veren Hasan Canın varaklara işlenen el yazmalarıyla kesişiyor.
İdanın Merhameti, Tebrizin capcanlı sokaklarından geçerek, Barselona' nın geniş meydanlarına uzanırken, Mısırın ve iki İstanbulun kusursuz betimlenen yaşayışlarından portreler eşliğinde, bizi Kaz Dağlarının efsanelerle ve mitlerle çevrelenmiş ve içinde sonsuz zenginlikleri barındıran atmosferini solumaya davet ediyor.
Adelaydanın Taçlı Hatuna dönüşen yazgısının üzerinden yüzyıllar geçtikten sonra bile, aşkın ve aldatmanın daha pekçok kadının yoluna çıktığını görüp, kahramanlarımızın düş kırıklıklarını ve sevinçlerini onlarla birlikte yaşıyoruz.
İdanın Merhameti; kent yaşamından, karmaşadan, stresten kaçıp yalın bir yaşamı düşleyeceğimiz bir dağ köyünde, küçücük eski bir konakta bizleri konuk edip insan ruhunun derinliklerini ve karanlıklarını çözümlerken, Egenin doğal güzellikleri de okuru kendi sofrasına buyur ediyor. |