Kitap Tanıtımı |
Leon de Winter, Türk okurunca henüz tanınmıyor, ancak Hollanda´nın en önde gelen çağdaş yazarlarından biri. Yayımlandığı yıl büyük övgüler alan, birçok dile çevrilen Hoffman´ın Açlığı´nın kahramanı Felix Hoffman, 1989 yılında 59 yaşındayken Hollanda´nın Prag Büyükelçisi olur. Çok güzel bir kadınla yaptığı evlilikten olan ikiz kızlarından biri, daha küçükken kan kanserinden, uyuşturucu bağımlısı olan ötekiyse aşırı eroinden ölmüştür. Çocukluğunun acı anıları da Hoffman´ın peşini bırakmamaktadır. Bir Yahudi ailenin çocuğu olarak Hollanda´nın Almanlar tarafından işgalini yaşamış, ailesini o günlerde yitirmiştir. Bütün bunlar onun dengesini bozar. Tam yirmi yıldır geceleri uyuyamayan, tıkabasa yemek yiyen Hoffman, aynı zamanda delicesine bir okuma tutkusuna da kapılmış, kitaplara ve felsefeye, özellikle de Spinoza´ya can simidine sarılır gibi tutunmuştur. Prag´daki görevi sırasında Çek Gizli Servisi´nin aradığı bir ajanın devreye girmesiyle roman bir casus romanı gerilimine kavuşur. Berlin Duvarı´nın henüz yıkılmadığı, komünizmin çatırdamakta olduğu bir dönemde yanlış ilişkilere giren Hoffman, nasıl bir çıkış yolu bulacaktır? Duru, kıvrak ve iğneleyici bir dille kaleme alınmış olan bu roman, birkaç yıl önce yazarı tarafından filme de çekilmiş, başrollerini Elliot Gould ve Jacqueline Bisset paylaşmışlardır. |