Kitap Tanıtımı |
1821´deki Helen İsyanı, Osmanlı İmparatorluğu içinde baş gösteren bir iç savaşın son halkasıydı. Devlet içinde devlet olan fener Beylerinin kalkışması, yine devlet içinde devlet olan bir başka güç , Mehmet Ali tarafından bastırıldı. Karşılığı Vaka-i Hayriye olmuştur ve Yahudilerimiz için tam bir yıkım olduğu biliniyor.
Bütün bunlar Navarin´de yaşanmış bir "Dünya savaşı´nın Osmanlı´ya yansımalarıydı. Sonuçta Helenler ayrıldı. İçlerinde Yahudilerimiz kaldı. Bununla birlikte içeride kalan Helenler hep gücü ellerinde tutmayı başardı. Yıkılmaları için topyekün göçürtülmeleri gerekiyordu, göçürtüldüler.
Türkçülük işte bu "Yahudi-Hıristiyan savaşının içinde doğdu. Türkçülüğün Macaristan üzerinden Türkiye´ye taşınmasında hep bir siyaset vardı. Fakat siyaseti düşünenler arasında Türk yoktu.
Helenizm, Siyonizm, Türkçülük bu tarih boyunca hem Avrupa Türkiye´sinin hem de bizzat Avrupa´nın kendisini belirlemiş olan Üç Tarz-ı Siyaset´in izlerini sürüyor. |