Kitap Tanıtımı |
Şehbenderzâde Filibeli Ahmet Hilmi’nin A’mâk-ı Hayâl adlı eseri Türk edebiyatında sıradışı bir konumda bulunmaktadır. Gerek kahramanının iç dünyasını/psikolojik yapısını tümüyle verme çabasının getirdiği teknik yapı, gerekse de dünya çapında çok farklı topluluklara ait olankültürleri, dinî akımları, felsefeleri yansıtması, ve onların “fenomen” düzeyindeki önemli kişilikleriyle– özellikle 1910’lu yıllarda- bunu ortaya koyması anılan sıra dışılığı pekiştirmektedir. Bu makalede, eserdeki karşıtlıklar incelenmektedir. İncelenen karşıtlıkların kapsamı; eserin yapısı, tematik özelliği, kişi bazında karşıtlık, kültürler ve onların temsilcilerinin temsil ettiği karşıtlık,zamansal karşıtlık vb. şeklindedir. Genel olarak üç bölümde ve bu üç bölümün içindeki alt başlıklarda, başlıkların ve anlatılan konunun tematik yapısına göre karşıtlıklar açıklanırken farklı disiplinler kullanılmıştır. Ayrıca, karşıtlıkların psikolojik düzlemdeki etkisine değinilmiş, başkişinin özellikle rüyaları üzerinde durulmuş ve anılan karşıtlıklar; Tasavvuf, Hıristiyan mistisizmi,Hint ve Çin kültürlerinin yanı sıra bazı felsefî ekollerin ilgili yönleriyle irdelenmiş ve anılan etkenlere ait özellikler, terimler yeri geldikçe açıklanmıştır. (Tanıtım Bülteninden) ) |