Kitap Tanıtımı |
Çınar ağacı:
- Az gitsem, uz gitsem, dere tepe düz gitsem, önce gölün kıyısında yürüsem, demiş.
Tam bu sırada bir ses duymuş. Ses:
- Sen nereye gidersen git. Az git, uz git. Ben de peşinden giderim, üstünde gölge ederim, demiş.
Çınar, sese aldırmamış. Sözlerine devam etmiş.
- Bir kayığa binsem, kayıkla gölün mavi suları üzerinde gezinsem, demiş.
Yine aynı ses:
- Kayığa binsen, gölde gezinsen, üzerinden kuğular uçar, bulutlar geçer, demiş.
Çınar, hayal kurmaya bağlamış. Aklından neler geçmiş neler. Bu hayallerin hiçbiri olmayacağı için de kendi kendine söylenmiş:
- Gölü nasıl kayıkla gezebilirim? Gölde ne kayık var ne kürek Hem gölde kayık ve kürek olsa ne işime yarar? Köklerim toprağa sıkı sıkıya bağlı. Kayığa binip gölü gezmem imkânsız, demiş. |