Kitap Tanıtımı |
Musa Anter denince benim aklıma üç önemli niteliği, boyutu geliyor: Sadece duygusallığı değil akla dayalı bir Türk-Kürt kardeşliğinin militanı, bir mizah ustası ve nihayet bir gazeteci..
Türk-Kürt kardeşliğinin militanlığını yapan Anter'in bu yanına önümüzdeki dönemlerde çok daha fazla ihtiyaç duyacağız. O, Marmara Denizi ile Van Gölünü, Uludağ ile Cudi'yi eşit gören, Ahmet ile Şehmuz'u birleştiren bir düşünce adamı.
Ortadoğu'nun bu hem güllü hem de silahlı dünyasından bıyık altından gülümsetecek öyküler yaratırdı sohbetlerinde yazılarında. Kürtler kadar acı ve cefa çekmiş bir halkın da gülmeye, eğlenmeye hakkı olduğunu savunurdu hep ve onun mizahı öyle şimdiki gibi şaklaban ve kakarakikiri cinsinden değildi. |