Kitap Tanıtımı |
Hangi Avrupa?
Eser, özellikle 18. yüzyıldan başlayarak günümüze değin insanlığın genelini sosyal anlamda etkileyecek gelişmelere farklı ve orijinal bir zaviyeden baktırıyor. Bunu yaparken de, medeniyetler anlamında batı-doğu ikilemi arasında kalmış insanlığa, "medeniyetler savaşını" körükler bir üslup değil, insanlığın ortak mahsulü olan doğu-batı medeniyetlerini "insaniyet ve İslâmiyet" potasından harmanlayan bir yaklaşım sunan Risale-i Nur'u referans alıyor.
Said Nursî, eserlerinde Avrupa'yı ve Batı Medeniyetini ikiye ayırmıştı. "İsevîlik din-i hakikîsinden aldığı feyizle hayat-ı içtimaiye-i beşeriyeye nâfi san'atları [insanlığın sosyal hayatına faydalı sanatları] ve adalet ve hakkaniyete hizmet eden fünûnları [fenleri] takip eden" dediği "Birinci Avrupa" ile "felsefe-i tabiiyenin zulmetiyle [materyalist felsefenin karanlığıyla], medeniyetin seyyiâtını [kötülüklerini] mehâsin [iyilikler] zannederek beşeri sefâhete ve dalâlete sevk eden bozulmuş" dediği "İkinci Avrupa" nitelemeleri, onun sözkonusu medeniyet ve coğrafyaya yaklaşımında temel parametreler olmuştur hep. |