Kitap Tanıtımı |
İslâmda câmileri eğitim ve öğretim yeri olarak ilme açan ilk kişi Hz. Peygamber (s.a.v)dir. Mescid-i Nebevîde kurulan ilim meclislerine ders verir ve bazı sahabiler de kendisine yardımcı olurdu. Câmilerde, Kurân okunur, okutulurdu. Rasûlullahın hadisleri okunur, fıkıh, tefsir ve diğer ilimler öğretilirdi. Câmilerde eğitim ve öğretimi ilk başlatan Rasûlullahtır.
Hz. Peygamber, bir gün Mescid-i Nebevîde iki meclis (halka) gördü. Onlardan biri Allaha dua ediyor ve bazı taleplerde bulunuyordu. Diğeri ise fıkıh öğreniyor ve öğretiyorlardı. Hz. Peygamber (s.a.v): Her iki meclis de hayr üzeredir, fakat biri diğerinden daha üstündür. Şunlar Allaha dua ediyor ve bazı şeyler istiyorlar. Allah dilerse istediklerini onlara verir, dilerse vermez. Şuradakiler ilim öğreniyor ve öğretiyorlar. Ben ancak ve ancak muallim olarak gönderildim. buyurdu. Sonra da onlara yönelip yanlarına oturdu. İlimle meşgul olanların yanına oturması Asr-ı Saadette mescidin eğitim ve öğretim alanındaki fonksiyonunu göstermeye yeterlidir.
Daha sonra bu sünneti ashabtan bazı sahabeler devam ettirdi. Pek çok sahabenin ders halkaları bulunmaktaydı.
Bu kitapta başlangıcından bu yana câmilerin fonksiyonuna genel bakış içinde halk eğitiminde câmi derslerinin önemi, derslerin hazırlanması, cemaatin ve imamın sorumlulukları ele alınmaktadır. |