Kitap Tanıtımı |
Deniz; duyduklarına inanamıyor, bu hastalığın kendi başına geldiğini kabullenemiyordu. O çok güvendiği, insanlara karşı üstünlük sebebi olarak gördüğü güzelliği sona mı eriyordu? Kulakları uğuldamaya başladı. Deli gibi muayenehaneden dışarıya fırladı. Caddedeki insan ve araç kalabalığı onu bunaltıyor, herkesin dikkatle kendisine baktığını, onu ayıpladığını düşünüyor, herkesten kaçmak dünyada tek başına yaşamak istiyordu. Kestirme bir yoldan sahil kenarındaki parka indi. Hava soğuk olduğu için kimsecikler yoktu. Ara sıra telaşlı martılar denizin dalgaları arasına dalıyor, avını yakalamaya çalışıyordu. Dalgalar hırçın rüzgârın tesiriyle kıyıyı hızla dövüyor, ıslak kumlar üzerinde izler bırakıyordu. Şaşkınlığını üzerinden atamamıştı. Eline aldığı küçük bir taşı sıkıntıyla denize doğru fırlattı. Hayatında ilk defa anlayışlı bir yüreğin sıcaklığını arıyordu. |