Kitap Tanıtımı |
Bir oyun tahtasının üstünde aşk ve dünyanın tüm adaletsizlikleri
Mançurya´da, Japon istilası sırasında Bin Rüzgarlar Meydanı´nda bir oyun tahtasının üstünde hayatı tanıyor iki insan. Biri Japon askeri, diğeri Çinli bir genç kız. Japon askeri Çinli kılığında. Bu oyun tahtasının başında rekabet var, söze ve harekete hiç dökülmeyen tutku var. Ve aşk var yaşanmayan. Go oyununda ezilenle ezen eşitleniyor. Çevrede ise karmaşa hüküm sürüyor. Direnişçiler, bombalar, işkence gören öğrenciler...
Japon askeri, o oyun tahtasının başında, bunca karmaşa arasında, çocukluğundan beri ruhuna sahip çıkmış olan savaşçılığı sorgulamaya başlıyor. Genç kız ise kadınların ezildiği bir toplumda, go oyununda bile olsa, kendini eşitliyor. İki insan, birbirlerinden bağımsız ama aynı yerde, aynı oyunun başında olgunlaşıyor.
Shan Sa, Go Oyuncusu´nda kendi yaşadığı dünyayı Avrupa´ya anlatmayı bir kez daha çok iyi başarıyor. Kısa bölümlerden oluşan, hem genç kızın hem Japon askerinin ağzından anlatılan bu roman, çok yönlü bakıyor uzaklardaki o dünyaya. Olmayacak aşkların hüznünü, yaşanmış olanların eskimişliğini ve dünyanın o hiç bitmeyecek adaletsizliğini yansıtıyor okuyucuya. İnsanı içine alan, romantik bir roman Go Oyuncusu.
(Tanıtım Yazısı´ndan Alıntı) |