Kitap Tanıtımı |
"Sıradan bir aile olarak sıradan bir tatil programı yapılmıştı yine. Amaç daha fazla ülke gezmek ve "çok gezen mi bilir çok okuyan mı?" Sorusunun "çok gezen" olduğunu ispat etmekti kendimize. Farklı bir ülkenin havasını solumak isteği ile bu kez tercihimizi Suriye ve Lübnan'dan yana kullandık..."
"...Türkiye'nin en büyük hastanelerinden birindeydim ve buna rağmen tekerlekli sandalye kullananların hastane içinde bir yere gitmesi bile büyük problemdi. Hastaneden çıkıp eve doğru ilerlerken kaldırımların ne kadar dar olduğu ve kaldırım sonlarına tekerlekli sandalyeliler için rampa yapılmamış olduğu dikkatimi çekti. Tıp eğitimi alıyor olmama rağmen o zamana kadar fark etmemiştim tekerlekli sandalye ile yaşamanın zorluğunu. Türkiye'de de her ülkede olduğu gibi tekerlekli sandalye kullanmak zorunda olan birçok insan vardı, eskisi gibi olmasa da hayatlarına devam etmek istiyorlardı muhtemelen. Pazar günü piknik yapmak, pazara gidip alışveriş yapmak ya da sadece bir parka çıkıp temiz havayı solumak herkesin hakkı. Peki onlar bu haklardan ne kadar yararlanabiliyorlardı?
Kitap basım aşamasına geldikten sonra amacını çoktan aşmış olan kitabımıza bir misyon daha yüklemeye karar verdik. Bunun üzerine yayıncımız Cenk Bey'in de yardımı ile Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği ile irtibata geçtik ve kitabın bize ait olan tüm gelirini bağışlamaya karar verdik. Maddiyatın her şey demek olmadığını biliyorum fakat gerçekten çok güzel bir ülkede yaşıyoruz. Belki onların bu güzel ülkede daha iyi şartlarda yaşamalarına faydamız dokunur.
Daha önce de belirttiğim gibi bu kitabı yazmak, yayınlatmak sadece mütevazi bir "fikir" idi. Fakat sonradan düşündüm de;
"İnsan denemediği her şeyde %100 başarısız olur"
Francois de la Rochefoucauld" |