Kitap Tanıtımı |
Freud´dan Lacan´a Psikanalazi hayli yoğun teorik tartışmalar içermesine rağmen, psikanalizle ve insan bilimleriyle ilgilenen okurlardan epeyce ilgi gördü. İlk basımından bu yana geçen altı yıla rağmen, Lacan´ı kavramak için Türkçedeki tek kılavuz kitap niteliğinde hala. Tura, bu basım için bütün metni tekrar gözden geirip ilk bölümü tamamen yeniden yazdı ve kitaba Lacan´ın kendisinin, Althusser´in ve Jameson´ın birer makalesi eklendi.
tura, ilkbölümde bir bilim olarak psikanalizin epistemolojik statüsünü, kendi deyimiyle "pozitif yönü"nü tartışmaya açıyor ve ilginç bir sonuca ulaşıyor: Psikanaliz bildiğimiz türden bir bilim değildir. sonraki bölümlerdeyse psikanalizin kuruluş yılları içinde ve bizzat Freu´da geçirdiği dönüşümleri ayrıntılı olarak anlattıktan sonra psikanalizin temel kavramı olan "bilinçdışı"nın felsefi olarak nasıl mümkün olabildiğini temellendirmeye girişiyor. Bilinçdışının olabilirliğini reddederek bilinci vurgulayan Kartezyen fenomenoloji geleneğinin önde gelen temsilcisi Sartre ile Lacan arasındaki örtük polemiği deşiyor. Tura´ya göre fenomenolojinin temel hatası öznenin oluşumunda dil´in rolünü gözardı etmesidir. İnsan ancak Simgesel Düzen´e, yani Dil´e girerek biyolojik bir varlık olmaktan çıkar ve kültürel bir özne olur. İnsan yavrusu annesiyle arasındaki kadiri mutlak imgesel özdeşleşmeden, ancak Babanın Adı ile simgelenen Oidipus karmaşasından geçerek insan olur. İnsankendi çıplak gerçekliğini metaforlarzinciriyle ikame etmeyebaşladıktan sonra kendi gerçeğiyle düşüncesi arasında giderek açılan bir uçurum oluşur.Her metafor,insanı kendinden biraz daha uzaklaştırır. Yani dilin simgesel düzenine girildiği anda bilinçdışı da kurulmuş olur ve "bilinçdışı" dil gibi yapılaşmıştır." |