Kitap Tanıtımı |
Devrim, elbette halk kitlelerinin eseri. Ama yığınların önünde düşüp yol gösterenler var: Aydınlar, örgütleyiciler, liderler...
Onlarsız hareket başarıya ulaşamaz.
Fransız Devrimi, belki her devrimden çok, eşsiz portreler koydu önümüze. Her biri, o dev yürüyüşü şu ya da bu ölçüde etkiledi. Bayrağı inandığı yolda sonuna değin taşıyanlar oldu; yarı yolda tükenip yıkılanlar da.
Kimler yokki bu görkemli galeride?
Robespierre´ler, Marabeau´lar, Marat´lar, Danton´lar, Saint Just´ler, Jacgues Roux´lar, Babeuf´ler... Halkın davasına başkoymuş insanlar; özgürlüğün düşmanlarına karşı yükselttikleri ses karşısında bugün de ürperdiğimiz kişiler; çağımızın seherindeki yıldızlar.
Onların içinde, tarihin aktörü olacak yerde oyuncağı olanları bir yana bırakırsak, hepsi cumhuriyetçi, laik anlayışta ve rubana karşı kimselerdi;
Aydınlanma´ya inanıyorlardı ve aklın dostu idiler.
Devrim´in sloganı olan,özgürlğk, eşitlik ve kardeşliği benimsemişlerdi. O adsız Sankülot´lar ise, üstelik düpedüz halktan geliyorlardı. Devrim´e inanmanın bir kabahat olarak görüldüğü; iktisadi, siyasal ve dinsel gericiliğin ayyuka çıktığı günümüz dünyası için çarpıcı kişiler .
Onları tanımamız gerekiyor.
Fransız Devrimi´ni tanımak onları da tanımaya bağlı; onları tanırken biraz da kendimizi tanıyacağız.
Okuyunuz göreceksiniz... |