Kitap Tanıtımı |
Yıllar önceydi. Frankfurt Kitap Fuarı sırasında, üç-beş kişi dert yanıyorduk. Neredeydi yeni ve iyi edebiyatçılar?
Yeni ve iyi derken, hem dil derdi olan, hem de kurgusu sağlam, akıcı bir hikâye yazmayı bilen yazarları kastediyorduk: Yoksa yalnızca iyi hikâye anlatanları ya da yalnızca kendine has bir dil dünyası yaratmış olanları değil.
O sırada, birisi, Nicholas Christopher´ı okuyup okumadığımı sordu. Hayır, dedim. Tam aradığım yazarmış. Okursam çok sevecekmişim. New York´a dönünce gönderecekmiş kitaplarını. Hakikaten de gönderdi. İlkin Yıldızlara Yolculuk´u okudum. Sonra Franklin Flyer´ı. İkisi de muhteşemdi. Her ayrıntıda ortaya çıkan müthiş bir bilgi birikimi, inanılmaz kıvraklıkta bir anlatım ve zorunlu rastlantılar üzerine kurulmuş bir hikâye. İnsan daha ne ister ki!
1929´da Büyük Buhran sonrasında oradan oraya savrulan bir mucit ve maceraperver olan Franklin´in hayatı, sarı şapkası, zilyum´un esrarı, çizgi romanlar, mükemmel kadınlar, Josephine Baker ve savaş, bir film noir üslubuyla anlatılıyor bu kitapta.
Levent Yılmaz
Yayın Yönetmeni |