Kitap Tanıtımı |
Fırtınanın Habercisi, Ekim Devrimi öncesi
Rusya'sının üzerinde toplanan kara bulutlar ile köpüren deniz arasında kanat çırpıp
durur. Gorki fırtına öncesi bir gözlemleme
yolculuğuna çıkartır bizi ülkesinde; hapishanelerden kentin izbe bodrumlarına uzanan
bu yolculuk, masal üzerinden bizi geçmişe,
ülkenin Rus olmayan öteki halklarının geleneklerine götürür. Gözlemlemenin, bakmanın, ayrıntıyı hayatın içinde, gerçekliğin
imbiğinde demlemenin büyük ustası, sessizliğini bozmadan "dolaştırır" bizi; yoksunluğu, savrulmuşluğu ve dibe vurmuşluğu ise
asıl yaşayanlara yorumlatır. Bizler de hapishanelerde, zindanımsı bodrum katlarında,
yoksunlukların alt sınırında yaşayan ve açık
seçik bir politik bilinçleri bulunmayan bu insanları ayakta tutan gücün ne olduğunu
anlamaya çalışırız. Kimileri için en olumsuz
durumda bile biraz ironi, öfke, yaşama dürtüsü, inanç ve kolay anlaşılmaz bir şeylerdir belki hayata destek veren itkiler. Kimileri
içinse ufukta beliren fırtına bulutlarının müjdelediği yarınlar. |