Kitap Tanıtımı |
Evliya Çelebi Seyahatnamesi", 1994'te yitirdiğimiz, yeri doldurulamaz değerli Türkolog Orhan Şaik Gökyay'ın her zaman ve en çok ilgisini çeken eserlerden biri olmuştu. Gökyay, bu dil anıtı üzerine yoğunlaşma imkanını ancak ömrünün son yıllarında bulabildi. 1988 yılında, seyahatnamenin birinci cildinin, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Bağdat 304'te kayıtlı bulunan ve birçok araştırmacının müellif nüshası kabul ettiği yazması üzerinde çalışmaya başladı. Transkripsiyonlu Metin, Sözlük ve Dizin olarak üç cilt halinde düşündüğü eserin yazık ki sadece transkripsiyonlu metin kısmını hazırlayabildi. Sonradan, metin üzerindeki çalışmalar, onun çizdiği çerçeve içinde sürdürülüp tamamlandı. Ayrıca, Yücel Dağlı'nın, Orhan Şaik Gökyay'ın izniyle İstanbul Üniversitesi'nde yüksek lisans tezi olarak hazırladığı "Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nin 1. Cildindeki Yer ve Şahıs İsimleri İndeksi (1994)", bu yayın dolayısıyla yeniden gözden geçirildi. Bu çalışmaya rütbeler, kurumlar, terimler, bitkiler, meydanlar, camiler... vb. önemli-önemsiz hemen her şeyin eklenmesiyle geniş bir "Dizin" oluşturuldu.Böylece, ortaya hem Evliya Çelebi'nin hem de Orhan Şaik Gökyay'ın önemlerine yaraşır bu kitap çıktı; kıvançla sunuyoruz.
Tadımlık
giriş
XVII. yüzyıl Osmanlısında yaşamış ve o zamanki Osmanlı coğrafyasını 50 yılı aşkın bir süre dolaşmış, komşu ülkelere seyahat etmiş, Ukrayna, Romanya, Slovakya, Avusturya, Macaristan, Polonya, İran, Mısır, Habeş ve Sudan'a kadar gitmiş olan Evliyâ Çelebi, gezip gördüklerini, dinledikleri, okuduklarını ve bildiklerini notlar halinde tutup sonra bunları kitaplaştırarak kendinden sonra gelecek insanların yararlanması için bir araya getirmiştir.
Gerek Türk ve gerek dünya tarihi ve coğrafyası açısından benzerine az rastlanan bu önemli ve hacimli eserin geniş okuyucu kitlelerine ulaşması için yayın çalışmaları ne yazık ki çok geç başlamıştır.
Yapı Kredi Yayınları, 1996 yılında Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesinin Orhan Şaik Gökyay (1902-1994) tarafından hazırlanan ilk cildini yayımladı. Seyahatnâmenin diğer ciltleri ise İ. Gündağ Kayaoğlu (1946-2003) yönetiminde bir ekip tarafından 1999 yılından itibaren yayımlanmaya başladı. Birinci cildin yayını ile bunu takip eden diğer ciltler arasında sistem açısından ciddî farklar oluştu.
Gökyay tarafından hazırlanan birinci ciltte çeviri yazı kullanılmış, yeni yayında ise dizinin diğer ciltlerinde olduğu gibi basitleştirilmiş bir çeviri yazı tercih edilmiştir. Gökyay neşrinde varak ve satır esasına dayalı bir dizin yapılmışken yeni yayında kitabın baskı sayfasına göre hazırlanmış bir dizin bulunmaktadır. Yeni yayında paragraflandırma, başlıklandırma, noktalama gibi hususlarda değişiklikler yapılarak metnin daha kolay okunması ve akıcı olması sağlanmıştır.
Önceden yayımlanmış bir eserin, bazı değişiklikler yapılarak başkaları tarafından da yayımlanması yaygın bir usûl değildir. Yalnız Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesinin yayınını yakından takip edenlerle yaptığımız görüşmeler, bu cildi ikinci ciltten itibaren uygulanan ilkelere göre tekrar yayımlama kararımızı kuvvetlendirmiştir. Bu kararın sonucunda ortaya çıkan bu çalışma ikinci bir baskı değil, yeni bir yayındır.
Seyahatnamenin birinci kitabı, yazarın el yazma nüshası kabul edilen birinci ve ikinci kitabın bir arada ciltli bulunduğu Topkapı Sarayı Kütüphanesi Bağdat Köşkü 304 numaralı yazma esas alınarak hazırlandı. Yazma, sırtı koyu fes renginde meşin, miklepli, kapakları şemseli ve açık yeşil renk atlas bir cilt içindedir. 235x345 mm. ebadında âharlı beyaz, kalın iyi cins âbadi bir kağıda yazılmıştır. Hattı rik'a ile nesih arasında karışık bir yazıdır. Her sayfa 36 satırdan ibaret olup birinci cilt 217 varaktır.
Metinde doğrudan onarma yoluna gidilmemiş, metnin anlaşılırlığını sağlamak için bazı kelimelere harf ilâvesi yapılmış ve bu da [ ] içinde, bizim tarafımızdan fazlalığı görülen yerler ise ( ) ile gösterilmiştir. Topkapı Sarayı Kütüphanesi Bağdat 304 numaralı yazmada (S) okunamayan, karalanmış, silik ve bozuk yerler için zaman zaman Süleymaniye Kütüphanesinde bulunan Pertev Paşa Bölümünde 458 numarada (P) kayıtlı nüsha ile, yine aynı kütüphanede bulunan Hacı Beşir Ağa Bölümünde 448 numarada (Q) kayıtlı nüshaya başvurulmuş ve bu nüshalar sayesinde gerekli yerlerde onarımlar yapılmıştır.
Hazırlanan bu çalışma ne tenkitli bir neşir; ne de özgün bir "dil" çalışmasıdır. Bu çalışmayla tarih, edebiyat, sosyoloji, antropoloji vb. sosyal bilimlerin hemen her dalı ile uğraşan kişilerin rahat okuyup istifade edebilecekleri eksiksiz bir metnin ortaya konulması hedeflenmiştir. Dolayısıyla tenkitli bir metnin neşrinde istenen değerlendirme ve diğer özellikler bu metinde bulunmamaktadır. Bu kitap hazırlanırken şu hususlara dikkat edilmiştir:
Metnin kolay okunmasını sağlamak maksadıyla okuyucuyu gereksiz biçimde yoran çeviri yazı işaretlerine, zarurî hâller dışında yer verilmemiştir.
Metin içinde /é/ (kapalı /e/)'ler /e/, /ñ/ (geniz /n/)'leri /n/ bazen /n[g]/ olarak okunmuştur.
Asıl metinde aynı kelime, zaman zaman farklı imlâ ile yazılmıştır. XVII. yüzyıl dil zenginliğini korumak için bu kelimelerde hiçbir tasarrufta bulunulmamış ve imlânın olduğu gibi yansıtılmasına özen gösterilmiştir.
Evliyâ'nın özellikle harekelediği ama bugün farklı bir imlâ ile yaşayan kelimelerde, asıl imlânın aktarılmasına özen gösterilmiştir. Ayrıca yer ve kişi adlarında da Evliyâ'nın imlâsı esas alınmıştır.
Eserde mevcut çıkmalar (derkenar), zorluklarla karşılaşıldığı zaman diğer yazma nüshalar da gözden geçirilerek metnin içine yerleştirilmiş ve { } işaretiyle çıkma olduğu gösterilmiştir.
Metinde geçen âyet ve hadislerin Arapça asılları Arap harfleri ile dizilmiştir. Âyetlerin dipnotta sûre ve âyet numaraları ile anlamları, hadislerin ise sadece anlamları verilmiştir; diğer Arapça ve Farsça ibare, deyim, vecize vb.nin metin içinde çeviri yazısı verilmiştir.
Hazırlanan eserin kolay kullanılması için baş tarafına, geniş bir "İçindekiler" ilave edilmiş olup eserin aslında bulunan fihriste de metnin başında yer verilmiştir.
Eserin sonuna geniş "Dizin" ilâve edilmiştir. Yazma nüsha ile hazırlanan metni karşılaştır |