Kitap Tanıtımı |
"Almanlarla bitmez tükenmez bir hesaplaşmaya girmemin nedeni, onlar hakkında düşündüğüm, onlarda gözlediğim her şeyin beni kendi kendimle de hesaplaşmaya sürüklemesi değil mi? Onlar başka, biz başka´nın rahatlatıcı kolay yargısı olanaksız. Ne onlar, ne biz artık giderek daha az ayrı birer geçmişle başbaşa kalabiliriz. Fransız dilinin içinde nasıl her seferinde bir 1789´un başkaldırısının sesini duyuyorsam, Paris´in sokakları bana nasıl hızla Eluard´ın, Aragon´un, Verlaine´in, Apollinaire´in, Rimbaud´nun şiirlerini ve onlarla birlikte Komün günlerinin barikatlarını, 40´ların direniş savaşçılarını anımsatıyorsa ve ben hatta Cezayir´e karşın bir Fransızın içinden bunları özleyip çıkarmaya çalışıyorsam, Almanya ve Almanlara karşı duygularım da benim şimdi orada salt belirli bir sürenin ötesinde bensiz de yaşanmış bir zamanın içinden belirleniyor... Bir halkı, şimdi giderek daha büyük bir hızla ortak olan bir tarihin içinden, insanca yaşanacak bir dünyanın kurulmasına neler getirebildiyse onlarla sevebiliyoruz." |