Kitap Tanıtımı |
Köylük yerlerde böyle ailelere 'ağa' denilse de, aslında dedem kendini ağa saysa da, 'ağa' sayılmazmış. Ağalar her yerde başka başkaymış, hele bu yörede yaşayan ağalar, köydekilerin herbişeylerine; evlenmesinden tutun, öldüğüne dahi karışır, gerektiğinde ezer sindirir yok edermiş. Bu yüzden ağaya kafa tuttun mu, bu işinin bittiği demekmiş. Onlar köyün sahibi olurlarmış! Zaten kayıtlı tapularıyla, toprağın olduğu kadar, içinde yaşayanların bile sahibi sayılırlarmış, kırk köyü bile olan ağalar varmış. İşi sıkıntısı sorunu olan köylüler hemen ağaya koşar, ondan medet umar, yardım beklenmiş. Ağalar oyların da sahibi sayıldığı için, seçim zamanı köylerine döner, onlara istediği partiye oy verdirtirlermiş. Köylüler ağalarının sözünden dışarı çıkmazlarmış. Dedem 'ağa' değilmiş, sadece yaşına başına biraz da süratle zenginleştiği için olacak, onu onurlandırmak için ona 'ağa' derlermiş, o kadar... |