Kitap Tanıtımı |
Tanrı’nın adalet ve hâkimiyet güneşi uzun yıllar Türklerin burçlarından doğdu. Sibirya’dan Hindistan’a, Türkistan’dan Orta Avrupa’ya, İran’dan Afrika’ya kadar birçok coğrafyada devletler kuran veya diğer alanlarda roller oynayan Türkler, 16. yy. sonlarına kadar dünyanın hâkimiyetini elinde tuttu. Ne var ki 16. yy. sonlarından itibaren millî şuuru kapanmaya başlayan Türkler birlik duygusunu da yitirmeye başladılar ve aralarına siyasî, askerî, coğrafî ve iktisadî ayrılıklar girdi. Asırlar boyu Türklere rakip olan diğer milletler ise bozkır insanlarının karakterinde bulunmayan entrika, hile, bel altı vurma, katliam, sürgün gibi her türlü yola başvurarak uyumakta olan bu aziz millete darbeler vurmaya başladı. Tabiri caizse Türklerin yanında yetişip ondan teşkilât ve askerliği öğrenen milletler öğrendiklerini ileri götürerek güçlendi ve büyük devletler kurdu. Türk’ün uyanış yüzyılında, teknolojiyi de ileri götürmüş olan bu emperyalist, kan dökücü milletler ile Türk’ün mücadelesi günümüzde de devam etmektedir. (Tanıtım Bülteninden) ) |