Kitap Tanıtımı |
Osmanlı havzasında Emir Sultan namıyla şöhret bulan Şemseddin Muhammed el-Buhârî, Tanpınar'ın deyişiyle 15 yüzyıl Türkiyesinin halk muhayyilesine belki de en fazla mâl olmuş çehresidir. Tabii olarak bu vaziyet, onun tarihî şahsiyeti ile menkıbevi hayatının imtizaç etmesine sebep olmuş, bu da hayatı ve şahsiyeti hakkındaki malumatın tarih kitapları dışında menakıbname gibi farklı bir yazım türü aracılığıyla da günümüze intikal etmesini neticesi vermiştir. O, hem halk arasında hem meşrebi dâhilinde hem de ümera, ulema ve meşayih katında kendisine duyulan hürmet ve muhabbetin ziyade olması hasebiyle Anadolu sahasında hakkında en fazla menakıbname tertip edilen şahsiyetlerden biri olmuştur. Bilindiği kadarıyla Emir Sultan hakkında yedi sekiz kadar menakıbname kaleme alınmıştır. Manisa Alaşehirli Şeyh Sinan Efendi ailesi aracılığıyla derli toplu özgün bir literatür oluşturan bu metinlerden biri de 16 yüzyıl Osmanlı ulemasından Halepli İbrahim Çelebi tarafından evvela Arapça olarak telif edilip kısa bir süre sonrasında Türkçeye tercüme edilen Vesîletü'l- Metâlib fî Cevâhiri'l-Menâkıb isimli menakıbnamedir. (Tanıtım Bülteninden) ) |