Kitap Tanıtımı |
ÖNSÖZ Ülkemiz genelinde özelleştirmeleri tamamlanmış gibi görünen elektrik enerjisi dağıtımı kapsamında, özelleştirmenin yanısıra hukuksal sorunların adil çözümlenmesi amacıyla yeni hukuksal düzenlemelerin yapılması zorunludur. Elektrik enerjisinin dağıtımı, satışı ile satın alan/ tüketicilerin tümünü kapsayan sorunlar nedenleri ve çözüm yolları bilinmesine karşın, sıkça hatta abartılarak topluma yansıtılmaktadır. Kaçak elektrik eerjisi tüketimine ilişkin çözümlerin güncelleştirilerek somutlaştırılmaması yanında, çağcıl teknoljiye uygun denetim yapısallığını sağlayacak yatırımlardan kaçınıldığı da üzülerek izlenmektedir. Elektrik Piyasası ile ilgili yasal düzenlemeler çağdaş niteliklerle donanımlı görünümdedir. Elektrik enerjisi dağıtıcı/ satıcının; serbest piyasa elektrik enerjisi fiyatlarındaki artışın yanında, kaçak ve noksan tüketimin diğer bir fiyat artışı nedeni olması şikayetleri yanı sıra, tüketicilerin; elektrik enerjisi fiyatlarındaki artışlara ilişkin şikayet ve sızlanmaları, ülkemiz gündeminden hiç düşmemiştir. Dağıtıcı/ Satıcı ve Tüketici arasında binlerce hukuk ve yurttaşların hırsızlık sanı ile yargılanmasına ilişkin binlerce ceza davaları, sorunun, özelleştirmelerin hemen akabinde, düzenli, devamlı tutarlı ve köklü çözümlerin uygulanması ile giderilmesi zorunluluğunu gün ışığına çıkarmaktadır. Kaçak ve teknik kayıpların ülke genelinde tüm tüketicilerin faturalarına yansıtılması uygulamasının sorunun çözümü yerine kaçak elektrik enerjisi kullanmanın kamufle edilmesinden başka sonuç veremeyeceği açıktır. Elektrik tüketimine ilişkin hukuksal uyuşmazlıklar özel hukuk boyutlu olup, özel hukuk borç ilişkisi niteliğindeki bu uyuşmazlıkların çözümü Adli Yargı yetkisi kapsamındadır. Ülkemizde, elektrik enerjisi dağıtıcı/ satıcı ile tüketici arasındaki uyuşmazlıklar; enerji dağıtımı için gerekli kablo hattı ve ( gerektiğinde kurulması zorunlu özel trafo tesisi yatırım bedellerinin, hukuksal dayanağı olmaksızın iz bedeli adı altında elektrik dağıtım şirketlerine sıfır bedel devri fiili uygulaması ile) tüketiciye yüklenmesi, dağıtım hattına, tesisata, ölçüm cihazlarına yapılan müdahaleler nedeniyle noksan tüketim ve kaçak elektrik enerjisi tüketimi, tüketici yurttaşın ceza davalarında hırsızlık sanı ile sanık olarak yargılanması, tüketicinin ise borçsuzluğun saptanması ve haksız elektrik tüketimi tahakkukunun iptali (menfi tespit= borçsuzluğun hüküm altına alınması) için adli yargıda açtığı davalar şeklinde, yoğunluk göstermektedir. 4678 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, (md. 1 Amaç): Bu kanunun amacı; elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreyle uyumlu bir şekilde tüketicilerin kullanımına sunulması için, rekabet ortamında özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösterebilecek, mali açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir elektrik piyasasının oluşturulması ve bu piyasada bağımsız bir denetimin sağlanmasıdır. Bu amaç, yasaya dayalı olması gereken Yönetmelikler, EPDK Kurul Kararları ve Tebliğleri ile özellikle ; Elektrik Enerjisi Sektörü Reformu Özelleştirme Stratejisi Belgesi nde belirtilmiştir. Kısaca, yasanın amacı, elektrik enerjisinin tüm tüketicilere yeterli, kaliteli ve sürekli ve düşük maliyetli şekilde sunulması temel olarak kabul edilmiştir. Oysa ki, yasanın kabul tarihi olan 20. 02. 2001den bu yana kısa sayılmayacak süre içinde amacın gerçekleşmesi yönünde aksine özellikle düşük maliyetin yerini en pahalı satış bedelinin aldığı göz ardı edilmediğinde- oldukça yol alındığından söz edilemez. Ülkemizde halen elektrik üretimi yetersiz ve pahalıdır. İlgililer ve Elektrik Dağıtım Şirketleri, elektrik satış fiyatlarındaki artış nedenleri içinde, tüketicinin (halen toplam tüketimin %14 ü) kaçak elektrik kullanımı olduğunu sıkça vurgulamaktadırlar. Kaçak ve noksan elektrik enerjisi kullanımının elektrik tarifesine yansıması ve tarife metodolojisi içerisinde fiyat artışını doğuracağı tabiidir. Ancak, açıklanan kaçak ve noksan tüketim rakamlarının sağlıklılığının denetimi konusunda elimizde, şeffaf ve bilimsel yöntemler ile denetlenebilirlik olanağı bulunmadığı gibi, bu kuruluşların, kaçak ve noksan tüketimi ortadan kaldırmak için, sadece tüketici aleyhine kaçak elektrik ve noksan tüketim bedeli tahakkukunun yanı sıra, elektrik tesisatına ve ölçüm cihazına (Sayaca) müdahale iddiası hırsızlık suçu işlendiği konusunda suç duyurusunda bulunulduğunu, teknolojik gelişmelere dayalı yatırımlar ile kaçak ve noksan tüketim nedeniyle artan maliyetlerin önüne geçilmesini sağlamak bir yana, bu konuda somut uygulamalar yapılmadığını belirtmekte yarar görmekteyiz. Özel hukuk boyutuyla kaçak ve noksan elektrik tüketimi olarak nitelenen bu konuya, temel yasa olan 4628 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununda değinilmemiştir. Ancak, ayrı bir kuruluş yasası olmaksızın dayanağını 4628 Sayılı Yasa nın 4 ve 12 nci Maddelerinden alan, bu yasa ile görevleri ve yetkileri belirlenen Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumunun, yönetmelik yapma yetkisi bulunmakla birlikte, yönetmelikler ile açık ve net olarak, müşteri hizmetlerinin düzenlenmesinde, elektrik enerjisi tüketicisinin kaçak veya noksan tüketim konularında ceza niteliğinde hükümler tesis eden yönetmelik, karar ve tebliğ çıkarması yetkisinin belirlenmediği görülmektedir. Yasadaki ifade şekli ile Müşteri Hizmetlerinin yönetmeliklerinin oluşturulması, tadili ve uygulattırılması ( md.4/2) sözcüklerinin tüketicinin doğrudan ve dolaylı olarak kaçak elektrik tüketim bedelinin normal tarife dışında tarife bedeli tespiti ile dolaylı cezalandırılması yetkisinin kabulü, hukukumuzca kabul edilen Yasaca belirlenmemiş ceza niteliğinde bir sınırlamanın veya yükümlendirmenin Yönetmelikle getirilemeyeceği kuralına aykırı bulunmaktadır EPDK Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğine göre, Kaçak elektrik enerjisi tüketimi; Gerçek veya tüzel kişiler tarafından, dağıtım sistemine veya sayaca veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik |