Kitap Tanıtımı |
Bu kitap içerisinde Durmuş Ali Efe bölümünde de ifade edildiği üzere, zaferden sonra Durmuş Ali Efe kendisi ile yapılan röportajda; ???Şu et parçası dedi,neleri haykırmak istiyor bilsen.Fakat lisan bunları ifade etmekten acizdir.Sözlerine devam etti:400-500 yüz kişi tozlu bir tarlada toplandık. Köylülerin hepsi de mor cepken giymişti. Tarlanın orta yerinde duran kocaman taşın üstüne çıktım. İmanlı bir sesle onlara haykırdım."Çoluk, çocuk, vatan ve namus duygusu taşıyanlar şu tarafa. Mal, avrat, para duygusu taşıyanlar da bu tarafa!Birden bire ses kes kesildi, az sonra da bir uğultu başladı.Bazı başlar dik, bazısı ise yere doğru eğilmiş olarak kaldı.Sabırsızlandım: Bu meydan er meydanı demeye kalmadı, kızanlar benim etrafımı çeviriverdi...Durmuş Ali Efe'ye,hünkarların tarihinde de böyle bir tablonun bulunduğunu söyledim.Beyim dedi, Türk olduktan sonra bunun bir sırası,adamı yoktur.Tanrı bizim hepimizi bu kabiliyette yaratmıştır...''diyor... Bir anda 500 köylü zeybek kostümü olan mor cepkenleri nereden bulabiliyor? Demek ki evlerinde eskiden kalma, ata yadigarı bu kıyafetler var... Ve bu kıyafetler devletin ve milletin kara günlerinde Yiğitlere/Kahramanlara giydiriliyor. Tıpkı Ahilik teşkilatı gibi! |