Kitap Tanıtımı |
Anadolu da taşralı bir kişinin, İstanbul şehrini ilk defa gördüğü gibi veya aynı kişinin, ilk defa yabancı bir ülkeye çıktığı gibi, yaşantımızda, bize güzel bir anı oluşturan, günlerimiz, dönemlerimiz olabilir. Böyle gün ve dönemleri sürekli yaşamamız mümkün olmayabilir. Bu tür, hatırı sayılı gün dönemlerin sanal olarak bizi etkileme şekilleri ruhsal ve fiziksel olabilir. Gerçekte bu iki unsur, birbirini tamamlayan etkileme şekilleridir. Sanal düşündüğümüzde, ilk gördüğümüz büyük yapılar ve yabancı ülkelerde ilk gördüğümüz teknoloji donanımlı yapılar bizi fiziksel olarak etkileyebilir. Bu tür yapılar çevremizde oluşturulduğu zaman da anılarımız tazelenip, bunun, sürekliliği yaşanabilir. Anı şeklinde bizi etkileyen ve sonradan çevremizde gördüğümüz bu tür fiziksel yapılar, belirli bir zaman sonra, anı dışı, sıradan yapılara dönüşür. Yaşamda yeni arayışlar ile, etkilenme isteği, süreklidir ve bitmez. Buna göre, yaşam ile gelecek arasında bağıntı ilişkisini, yaşadığımız bu tür sıradan bir yaşantıya kapılarak, gelecek ilişkisini pek kuramayız. Bunun zıttı bir davranış ile, sıradan yaşantımızı kırıp, fiziksel manada, bizi yeniden etkileyebilecek bir, gelecek ilişkisi kurabilirsek, büyük bir başarı elde etmiş olabiliriz. Örneğin, havanın alt katmanı bir koridorda, trafik düzeni ile çalışan, dron şeklinde tek kişilik uçabilen bir elektrikli hava bisikleti, hayallerimizi süsleyen bir anı kaynağımız olabilir. Daha da ileri giderek, hava bisikletlerinin geliştirilmesi ile üretilen bir hava motosikletle yurt dışı seyahatlerinde kullanılabilir. Bizi fiziksel olarak etkileyen bu tür yenilikler, anılarımızda kalıcı olan, mutluluk kaynağımız olabilecektir. Ekonomik koşulları hesaba katmaksızın, Böyle yenilikleri önemsemeyenler ise, mutlulukta eksiklik sayılan, sanal manada, bu etkileyici unsurlardan, sadece ruhsal etkilenme yönlerine ağırlık vereceklerdir. (Tanıtım Bülteninden) ) |