Kitap Tanıtımı |
"Şiir öyle ayrı bir dildir ki, başka hiçbir dile tercüme olunmaz.
Hatta yazılmıs göründüğü dile bile..."
-Jean Cocteau-
Ben de şiirlerin tercümesini size bırakıyorum bu kitapta. Sözcüklerin sağanağından avucumda biriktirdiklerimi cömertçe sunuyorum sizlere. İnsanların düşleri sınırsız olsa da bize yansıyabildiği kadardır izdüşümleri, düş görebildiğimiz sürece asılı kalır umutlarımız gökkusağına...
İnsana ait ne varsa yaşanmışlıklardan, yalınkat sundum yüreğinize... Ressamın fırçası düştü elime maviye boyadım güneşi, denizi sarıya, hüznü yeşile boyadım, umudu siyaha. Yani bir şair ne kadar ressam olabilirse o kadar ressamdım ve hiç olmadığı kadar açıktı kanatlarım özgürlük semalarında...
Özgürdüm evet, belki de bu yüzden şair. Hiç görmediğim bir kadının dudaklarından öptüm, en görkemli sözcüklerden kolye dizdim yarin boynuna. Ares'le savaştım dünya barışı için, kah yalnızlığıma seranat yaptım, kah beyanat verdim kıskanç sevgiliye.
Aynadan nasıl yansırsa gerçekliğin bizatihi, öyle yansıttım düşümdeki yansımaları. Bazen yalan söylettiğim de oldu aynaya; dedim ya özgürdüm şair olarak ve sizler okur olarak benden de özgürsünüz. Zira yargılama sırası sizde ve izdüşümlerin anahtarları da... |