Kitap Tanıtımı |
İnsanoğlunun en önemli varlığı dilidir kuşkusuz. Çünkü evren ve yaşama konusunda her şeyi dili aracılığı ile sorar, sorgular ve bulur. Ses imgelerinden yararlanarak karşındaki insanlarla iletişim kurar.
İnsanoğlu dilini sözvarlığı, anlatım olanakları vd. yönlerden geliştirdikçe yaşamı ve evreni daha iyi kavramaya başlamıştır. Ünlü düşünür Wittgenstein´in dediği gibi "Dilimin sınırları, evrenimin sınırlarıdır."
Dilimizin birçok işlevi var. Örneği, bir durumu belirtmek için betimleme, duygularımızı ve düşüncelerimizi belirtmek için anlatım, birisinin esenliğini sormak için toplumsal, öyküden, şiirden tat almak içinse dilin yazınsal işlevinden yararlanırız. Ayrıca kendimize özgü dünyamızdan söz etmek için de özgünlük işlevini kullanırız.
Dilin işlevlerinin somutlaştığı en büyük dilsel birim, metindir. Okur ile metin arasındaki ilişki özel bir ilişkidir. Her okur, yazınsal bir metinden değişik tatlar alır ve onu değişik bir biçimde anlamlandırır. Böylece bir metin çok okumalıdır, her okuyuşta değişik tatlar verir insana.
Bu kitabın amacı, iletişim olgusu bağlamında dilin değişik işlevlerini nasıl kullandığımızı göstermektedir. İşlev kavramı, anlam kavramıyla özdeş olarak alınmaktadır. Anlam olgusunu yalnızca tümcelerden değil, iletişimde yer alan gönderici, alıcı, zaman ve yer ile dilin kullanımsal bağlamından elde ederiz.
(Tanıtım Yazısı´ndan) |