Kitap Tanıtımı |
Dil aslında bir anlamda, tercihleri ve niyetleri kodlama, kodlanmış olanı yorumlama aracıdır. Tercihler niyetin, niyet tutumun, tutum aidiyetin göstergesidir. Toplumsal açıdan bakıldığında aslında en küçük topluluktan en büyük topluluğa kadar yüzlerce dil ve dil düzeyinin oluşturulması ve konuşulmasında en büyük etken aidiyetten kaynaklanan paylaşımdır... insanoğlu ortak sayısız dilde anlaşamayabilir, anlaşmayabilir. Anlaşamayabilirden kasıt genel olarak hem muhtemel imkânsızlık, hem de muhtemel yetersizliktir. Anlaşmayabilir ifadesinden kasıt ise niyet meselesidir. Kullanılan dil genel anlamda, toplumsal ve kültürel aidiyet, belli bir yaş grubu ve cinsiyeti de kodlar. Ortak dil ya da dillerin temsil ettiği şey, kimi zaman karındaşlık yani kardeşlik, kimi zaman yaşdaşlık yani çağdaşlık, kimi zaman fıkirdaşlık yani yandaşlık ya da yoldaşlıktır. Üstelik de tüm bu ortaklıklar birbirleriyle iç içe olabilir. Ortak amaç, ortak çıkarın esas olduğu anlaşma biçimleri vardır. Ortak hislerin ortak inancın esas olduğu anlaşma biçimleri de vardır. Örneğin bir ifade oluştururken yasdaş ile çağdaş, arkadaşla yoldaş, taraftar ile yandaş kelimelerinin kullanımında bilinçli ya da bilinçaltı bir tercih söz konusudur. Taraftar bir gazetenin adıdır. Sizce yandaş bir gazete adı olabilir miydi ya da gazetenin adı "Taraftar" yerine "Yandaş" olabilir miydi, Öyle olsa satış şansı ne olurdu? ... Dil kelimesinin kendisi için bile lisan, lügat gibi seçeneklerimiz varken ve onları da yerine göre tercih ediyorken, yüzlerce binlerce kelime tercihiyle ortak kullanımlarımızın azalmasıyla yollarımızın ayrılması, artmasıyla da birleşmesi, ilk dilde kodlanmaz mı! |