Kitap Tanıtımı |
Mümtazer Türköne: Ben doğrusu tam 29 yıl süren bir dönemin kapandığını düşünüyorum. Silahlar yeniden konuşmaya başlarsa bu ateşkesin sona erdiği anlamına gelmeyecek. Doğrudan yepyeni bir dönemin başlaması olacak. Dönem dediğim farklı dinamikleri, farklı araçları ve amaçları olan stratejiler.
Ümit Fırat: Bu süreç, aynı zamanda Türkiyenin geçmişiyle de bir yüzleşme ve demokratikleşme sürecine dönüşmesi nedeniyle hem kendi içersin de, hem de dünya ölçeğinde daha itibarlı bir konuma gelmesine yol açabilir. Keza siyasi itibarının yanı sıra, ekonomik olarak da çok daha iyi noktalara ulaşılabilir.
Oral Çalışlar: Türkiye şimdi zaten barışı yaşıyor. Barışın kalıcı bir hale dönüşmesi, Kürtlerin taleplerine ilişkin bazı önemli adımların atılmasıyla mümkün olacak. Tabii en önemlisi ırkçı vurguları olmayan yeni bir Anayasa yapılması.
Gazeteci Melik Duvaklı: Türkiyenin barışa her zamankinden daha yakın olduğunu düşünüyorum. Barış çabası aleni olarak yürütülüyor ve toplumun geniş kesiminden destek görüyor. Türkiye kandan uzaklaştıkça ilişkiler de, bakış açısı da daha fazla normalleşiyor. Bu normalleşme de barışı arayışını besleyip, büyütüyor.
Gazeteci Süleyman Özışık: Feryat evlerindeki çığlıklar sustu, bundan önemlisi var mı? Her gün birkaç kente ölüm haberleriyle ilgili bağlanmıyoruz. Ölümler durdu. Sıra sıra gelen tabutlar yok artık.
Gazeteci Ahmet Zeki Gayberi: Savaşlar bir nevi, siyasetin şiddet araçlarıyla yapılmasıdır. Hiçbir savaşın kazananı, hiçbir barışın da kaybedeni yoktur. Ve her çatışma, şiddet ve savaş sonunda barış umudu olmadıkça sürdürülemez.
Ahmet Ay: Silahların susması 80 yıl ihmal edilen kardeşliği canlandırdı. 80 yıl boyunca hor görülen yerel inisiyatif ve dinamiklerimizi harekete geçirdi. Benzeri sorunları yaşayan hiçbir ülke bu kadar sağlıklı bir süreç yaşamadı. Biz 1150 (bin yüz elli) yıllık kardeşlik ve 943 yıllık berberliği yeniden keşfettik.
Mevlüt Mergen: Devlet şahıslara karşı işlenen suçları affedemez ama kendine karşı işlenen suçları istediği takdirde affedebilir. |