Kitap Tanıtımı |
Şeyh, hıçkırıklara boğuldu ve titreyen dudaklarını ateşli bir şekilde öptü. Sert bir biçimde, ''Asla!'' dedi. ''Asla gitmene izin vermeyeceğim. Allah'ım! Seni ne kadar çok istediğimi bir bilebilsen. Seni buradan uzaklaştırmanın bana nelere mal olacağını bir bilebilsen. Seni hep mutlu edebilmem için Allah'a dua et. Benim en kötü halimi biliyorsun, zavallı çocuk, bir iblisi koca olarak alacaksın.''
Yüzünün rengi yavaş yavaş yeniden geldi ve dudaklarında hafif bir ürkek gülümseme oluştu. Şeyh'in başını aşağı çekerek kollarını boynuna doladı. ''Korkmuyorum,'' diye yavaşça mırıldandı.
''Senin kolların beni sararken hiçbir şeyden korkmam, benim çöl aşkım. Ahmed! Efendim!'' |