Kitap Tanıtımı |
Karl İvanoviç çok güzel hediyeler aldığım doğum günümden üç gün sonra, yani 12 Ağustos sabahı, saat yedi sularında vuyandırdı beni. Bir sopaya kalın bir kağıt yapışmarak yaptığı sineklilde baş ucumdaki duvara konan sineği öldürmeye çalışmış ama bunu öyle beceriksizce yapmıştı ki sineğe vururken, ismini taşıdığım koruyucu azizin baş ucumda duran ikonuna da vurmuştu. Darbenin etkisiyle ölen sinek üstüme düştü. Örtüleri üstümden fırlatıp hala sallanan ikonu tuttum, ölü sineği üstümden tiksinerek silkeledikten sonra, uykulu gözlerimi öfkeli bir bakışla Karl ivanoviÇ'e çevirdim. Üzerinde belinden kuşaklı, parlak renkli bir sabahlık; başında kırmızı yünden örülmüş püsküllü bir başlık; ayaklannda yumuşak keçi derisinden çizmeleriyle odada geziniyor, gözüne çarpan sinekleri nişan aldığı sinekliği ile sağa sola vurmaya devam ediyordu... |