Kitap Tanıtımı |
Çok eski zamanlarda bir ulkede çocuklarının olmasını umutla bekleyen, tatlı mı tatlı bir kralla sevecen mi sevecen bir kraliçe yaşarmış.
Zaman geçmiş, kara kargalar beyaza, akbabalar karaya dönmuş, kraliçe bir gun krala beklediği mujdeyi vermiş: Bir bebekleri olacakmış. Bebek doğunca tum ulkede şenlikler, ziyafetler duzenlenmiş. Bir prensesleri olduğu için herkes çok sevinçli, çok mutluymuş. Ama prenses, pek öyle bekledikleri gibi değilmiş. Huysuz, geçimsiz, anlayışsız, bencil ve kavgacıymış. Bu çirkin prenses, ustune ustluk bir de tembelmiş... Sarayda çalışanlara ve öğretmenlerine hayatı zindan ediyor, onlara yapmadığını bırakmıyormuş.
Çirkin prenses, böyle yaramaz olsa da annesiyle babası elbette onu çok seviyorlarmış. Ancak kral ile kraliçe, kızlarının ulkeyi yönetmek için gereken erdeme ve bilgi birikimine sahip olmadığını, ulkelerinin yönetimini kızlarına bırakamayacaklarını anlayınca kara kara duşunmeye başlamışlar... |