Kitap Tanıtımı |
Bildikleri birkaç yabancı kelimeyi başkaları ile paylaşmazlardı. Çekçeklerini sürüşleri de kendilerine
münhasırdı; ne yavaş ne hızlı denilebilirdi gidişlerine. Başları öne eğik, hiçbir yere bakmaya tenezzül
etmeden, yolun kenarından, sanki dünyadan kopmuşçasına sürer giderlerdi çekçeklerini. Yabancılara
hizmet ettiklerinden, diğer çekçekçiler gibi numaralı ceket giymezlerdi. Bunun yerine uzun kollu beyaz
gömlek, siyah ya da beyaz renkli, bilekten ince bir şeritle bağlı uzun pantolonların altına, mavi renkli bez
tabanlı ayakkabılar giyer, temiz, tertipli ve afili görünürlerdi... |